ATEŞ BÖCEKLERİ

ATEŞ BÖCEKLERİ

Sevgi yoğunlaştıkça

ateş böcekleri

yanıp söner tende

durmak bilmeyen sevinç

alt üst eder mimikleri

kırpılmaz gözler aşk nöbetinde

aradan yıllar geçer

ılınır sular

günler ipliksi telaş mekiği

örer kendi kendisini

okşamaya alışık eller arar

durmadan arar o sevinç izlerini

seyircisiz sahne alır

yanıp sönen ateş böcekleri

uzun bir kahkahadan kalan

gülüş donar

gözlerin ferinde çakar

aşktan kalma hareler

uzaklara dalıp çıkarken

kısılır bakış feneri
Evin Okçuoğlu

DELİK DEŞİK

Sevgili,

Önce farklılıklar zenginliğimizdir delikleri açarsın, kalbura çevirirsin. Sonra sizi yok etmek istiyorlar söylemini her delikten içeri fısıldarsın. Sonraaa delik deliğe düşman olur. Olmuyorsa birkaç deliği çakma katliamlarla fırtınalara gark edersin. Tekrar fısıldarsın düşmanlaştırma sözlerini. Katliamda öldürdüğünü anıtlaştırırsın... Bir katil biçer, yüklenirsin üstüne... Sonra bizi yok etmek istiyorlara varır iş. Savunmaya geçenler ile saldırıya geçenlerin kardeşliği unutulur.

Sömürü talan sürer. Ağalar beyler ve de tröstler gemi azıya alır. Şahlanırlar; şirketleriyle, yapısal değişimleri ile saldırırlar. Onlarınki görsel değildir. Topsuz tüfeksizdir. Bastır parayı al vatanı şeklindedir. Ama önce bastırır parayı alırlar insanın insanlığını. Yurt duygusunu, emek sevgisini alırlar. Sonra ne olur sevgili, kan akar. Can yakar bir süreç yaşanır. Gözler büyür korku ile, öyle bir büyürler ki gerçeği görür hale gelirler. Gerçek, sınıfsaldır.

Evin Okçuoğlu

ALKAN

Daha daha ağ sabah

konuş bu sesle

araya ezgi döşe

savur  karanlığı

gün acısın sabah vurdukça geceye  

bedel ver bağcı dağdan gelene

gücün handan hamamdan

gamdan tasadan düşün

halden anla ah sabah  

dünya mahal

dar durak

soyun donuk dulda

gör ki bu yar gamdadır

ahları düşer peş peşe

soyun yaprağından

hazan sabahı

uzandığın dizimde

kar düşleri gezinir