KARA YANGIN
Bayır aşağı koşuyorum
Bir ben, bir ben, bir de ben
İsli yağmurları altındayım şehrimin
Camlarda ifadesiz, kaideci gözler
Kalburüstü semtlerinden geçiyorum
Kalkan balığı, kalamar salatası
Yanına şarap soslu somon lakerda.
İştahlı kirlenmişlikler,
Orta şekerli gürültü kirliliği
Ve de çivi gibi beynime işliyor
Kristal çöplüklerinin parfüm kokusu
Çok değil birkaç dünya aşağısı
Hak kuşunun çadırında buluyorum
Bizim izmarit çocuklarını.
Terlerini dahi silemeyecek bir kuru ekmek
Yer sofrası çürümüş çürüyecek.
Hayallerini taklit etmekten yoksun,
Yanlışın üşüten mevsiminde,
Ellerini ısıtmaya
Yer arıyorlar.
Bayırın aşağısından
Yukarıyı dinliyorum
İsli yağmurları altında şehrimin.
Saçlarımda ateş rüzgarı
Yoksullaştıkça daralan sokaklara
Hükümsüz küller savuruyorum
'Açız ' diyorum
Yankılanmıyor sesim
Sesim / suratıma çarpıyor
Olduğum yere yığılıveriyorum.
Ve yığılıyor kara yangınlar
ÇAĞLA DAĞ